![]() |
AKTÜEL, FETHULLAH GÜLEN'İ "SUSURLUK LİSTESİ"NE SOKAN MİT RAPORU'NU ELE GEÇİRDİ
Susurluk'tan sonra Çankaya Zirvesi'ne sunulan 59 kişilik MİT Raporu'nda Fethullah Gülen'in de ismi vardı. İtirazlar üzerine, raporda Fethullah Gülen'den söz edilmediği açıklanmıştı. Aktüel, spekülasyonlara son verecek belgeyi ele geçirdi. Her sözünde ordu ve devleti yücelten, okul kurarken MİT'ten aktif destek gördüğünü açıklayan Fethullah Hoca'nın "gözden düşüş milâdı" olan MİT Raporu'ndaki beş sayfalık bölümü ilk kez yayımlıyoruz.Onu tanımayan yok. Cemaati, holdingleri, özel okulları ve ilginç fikirleriyle bir olgu Fethullah Gülen. Uzunca bir zamandır ordunun Gülen ve cemaatine iyi gözle bakmadığı da ortada. Gülen ordu ile ilişkilerini düzeltmek için elinden geleni yapıyor ama basında "ordudan atılan Fethullahçı subay" haberleri eksik olmuyor. Gülen'in "şeriatçı" suçlamalarından kurtulmak için tüm okullarını devlete devredebileceğini açıklamasına rağmen gerginlik azalmadı. Nitekim, Cumhurbaşkanı Demirel'in Fethullah Gülen'in elinden aldığı "Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı ödülü"nü Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'nın "Teklif bile edilmez" gerekçesiyle reddetmesi de gerginliğin boyutunu ortaya koyuyor. Cemaatin okullarındaki kadın öğretmenler ve kız öğrencilerin "en azından okulda iken" başörtülerini açmaları talimatı da havayı yumuşatma çabalarının bir ürünü. Subayların cemaat okullarına milli güvenlik derslerini izlemeye gelmesi ise, askerlerin Hocaefendi üzerinde "örtülü denetim" uygulamaya başladığının işareti sayılıyor. Gülen şimdi bu gerginliği azaltmanın yollarını arıyor. İlk kez atv ekranlarından duyurulan, hafta başındaki Gülen - Papa buluşması da hocanın içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmaya çalışmasının bir sonucu gibi görülüyor. Fethullah Gülen cemaatinin faaliyetlerinin mercek altına alınma sürecinin nasıl ve nereye doğru evrileceği henüz belli değil.
Hoca Liderler Zirvesi'nde... 3 Kasım 1996'daki Susurluk kazasından iki hafta sonra, dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan MİT'e konuyu araştırması için direktif verdi. MİT de kısa bir süre sonra 17.12.1996 tarihli incelemesini başbakana teslim etti. Ardından, 22 Aralık 1996'da Çankaya'da "Liderler Zirvesi" gerçekleşti. Daha sonra gazetelerin yayımladığı zirve tutanaklarında MİT'in 59 kişilik bir isim listesini Susurluk'la bağlantılandırdığı bilgisi yer aldı. İddialara göre listede politikacı, emniyet, MİT, ordu mensupları, işadamları, mafya bağlantılı ülkücülerin yanısıra önemli bir de dinadamı vardı: Fethullah Gülen. Bu durum TBMM Susurluk Komisyonu'nda CHP milletvekili Fikri Sağlar'ın sorusunu cevaplayan MİT Müsteşarı Sönmez Köksal tarafından da doğrulanmıştı. Fethullah Gülen ise 28 aralıkta yaptığı basın toplantısında "adının listeye sonradan eklendiğini" belirtti, Erbakan'ın köşke çıkmadan önce "Listede 58 isim var, zirvede Gülen'in adı geçmedi" açıklamasını hatırlattı. ANAP lideri Mesut Yılmaz ise "Türkiye'de kanunsuz işlere karışacak en son kişi Fethullah Gülen'dir. Adının MİT listesinde yer almasını şaşkınlık ve üzüntüyle karşılıyorum" diyordu. Şöhreti Türkiye sınırlarını çoktan aşmış bir dinadamının adının, devletin "suçlu" veya "potansiyel suçlu" gördüğü isimlerden oluşan bir listede yer alması başka sorular da uyandıracağından, konunun üzeri o günlerde örtüldü. Oysa Liderler Zirvesi'ne sunulan MİT raporunda Fethullah Gülen'in adı gerçekten de vardı. Raporun 8. sayfasında Gülen'in "İdi Amin" lâkaplı Bahçelievler Katliamı sanığı, ülkücü Haluk Kırcı ile ilişkisi olduğu iddiası yer alıyordu. Dahası, hazırlanan beş sayfalık ek bilgi, Gülen'in diğer 58 kişinin pekçoğundan daha fazla önemsendiğini ortaya koyuyordu... 1996'da "Para" dergisinin "Kuzey Irak'ta okul açmayı nasıl başardınız" sorusuna "MİT'in yardımıyla" cevabını veren ve Erbil bombalandığı halde kendi okuluna hiçbir şey olmamasını buna bağlayan Fethullah Gülen bir başka MİT raporunun kurbanı olmuştu... Aktüel, Gülen hakkında "düğmeye basılması"nın milâdı sayılabilecek MİT Raporu'nun Fethullah Gülen'le ilgili bölümünü yayımlıyor (Ara başlıklar bize aittir.)
Nurculuk faaliyetleri Ramis oğlu 1942, Erzurum doğumludur. - 1968 yılı itibariyle, İzmir Merkez Vaizi, İzmir İmam Hatip ve İlahiyatta Öğrenci Yetiştirme Derneği Kestanepazarı Kur'an Kursu öğreticisi görevlerinde bulunmuştur. - 1969 Ağustos ayı içinde İZMİR/ Buca'da kendi yönetiminde olan dernek ve Kestanepazarı Kur'an Kursu'nda okuyan 100 öğrencinin katılımıyla açılan bir kampta, Kur'an okumanın yanısıra Risale -i Nur eğitimi yapılmıştır. - Aynı yıl içinde Said -i Nursi için ISPARTA ilinde okutulan mevlüt'e katılmıştır. - 1970 yılı içinde İZMİR ilinde Nurculuk üzerine programlar yapmış, ayrıca toplantılarda eğitici görevi üstlenmiştir. - 1971 Ocak ayı içinde, İzmir İmam Hatip ve İlahiyat Yetiştirme Derneği içinde Nurculuk faaliyetleri yürüttüğü gerekçesi ile dernek idare heyetinden çıkarılmıştır. - Aynı yıl itibariyle Nurculuk faaliyetlerinden dolayı İzmir SYNT.K.lığı tarafından ifadesi alınarak hakkında dava açılmıştır. - Anılan Komutanlıkça açılan davası sonucunda vaaz etme yetkisi alınmıştır. - 1972 Eylül ayı içinde ERZURUM'a gitmiş, anılan ilde Nurcu liderlerle görüşmüş ve çeşitli Nur toplantılarına katılmıştır. - 1973 yılı itibariyle Edremit'e tayin edilmesine rağmen, İZMİR'de ikamet ederek her hafta Cuma günleri Edremit Alemzade Camii'nde vaaz vermiş ve her gelişinde ayrı ayrı Nur medreselerinde Nur toplantıları düzenlemiştir. - Aynı yıl itibariyle Edremit Merkez Vaizi görevi sırasında yaz aylarında Edremit civarında açılmış olan ve Nurcu öğrencilerin iştirak ettiği kamplarda Nurculuk faaliyetlerini organize etmiştir. - 1974 yılı içinde Merkez Vaizliğine tayin edilmiştir. - 1974 - 1976 yılları arasında yurt çapında çeşitli konularda konferanslar vermiştir. - 1976 Temmuz ayı içinde AYDIN çevresinde açılması planlanan Nur kamplarında F. GÜLEN'in fıkıh dersi vereceği öğrenilmiştir. - 1976 Ağustos ayı başında İZMİR/Bornova ilçesi vaizliğine atanmıştır.
"İran rejimi istiyordu" - İZMİR/Bornova Merkez Vaizi olduğu dönemde vaaz bantlarının yurt sathında dağıtılmasını sağlatarak Nurculuk propagandası yapmıştır. - 19.04.1980 tarihinde İZMİR'de gerçekleştirilen bir Nur toplantısında yaptığı konuşmada; bir kaç gün içerisinde "Huruç Harekatı" (Atılım Harekatı) başlatılacağını, bu harekat için hemen hemen her ilde liderlerin tesbit edildiğini, İRAN'da yapılan İslam harekatının TÜRKİYE'de de böylece başlamış olacağını" belirtmiştir. - 1980 yılında İZMİR'de bir Nur toplantısında yaptığı konuşmada; "Huruç Harekatının başarıya ulaşması için bütün yurtta kendi binalarında ve kiralayacakları müsait yerlerde Orta ve Yüksek Öğrenim gören öğrenciler için yurt binalarının açılması yurtlarda eğitilen öğrencilerin meyvalarını vermesi, kendi fikirleri doğrultusunda çeşitli kitap ve dergilerin basımının gerçekleştirilmesi ile özellikle TÜRKİYE'deki öğretmenlerin büyük bir bölümünün kendi yönlerinde faaliyet göstermeleri gerektiğini" ifade etmiştir. - 24.06.1980 tarihinde "Denizli Merkez Akyazılı Köyü Orta ve Yüksek Eğitim Vakfı" Denizli Şubesi'nin açılışında yaptığı konuşmada; "Milletimiz içinde bulunduğu zelil duruma, şeytanın uşakları muallimler ve onların yetiştirdiği inançsız talebeler nedeniyle düşmüştür. RUSYA, Müslümanlığın giderek azalması ve komünizmin yayılması amacıyla, TÜRKİYE'ye her yıl yardım göndermektedir. Ahlaksızlık, zina ve anarşi almış yürümüştür." tarzında ifadeler kullanmıştır. - Yazıcı Nurcuların lideri olan Fethullah GÜLEN, Bornova Merkez Camii'nde verdiği vaazlarında, hükümetin icraatlarını eleştirmiştir. - 1980 yılında İZMİR'de Nurcuların yayın organı olan "SIZINTI" adlı dergide zaman zaman "M.F.D." rumuzu ile yazılar yazmıştır. - 13.09.1980 tarihinde Ege Ordu ve SYNT. Komutanlığı'nca kendisini yakalamaya yönelik yapılan operasyonu haber alması sonucu, İZİMİR'den ERZURUM'a kaçmıştır. - 16.10.1980 tarihinde müstafi addedilmek için ERZURUM'dan 20 günlük, daha sonra Kayseri Tıp Fakültesi'nden 45 günlük rapor alıp Bornova Müftülüğü'ne göndermiştir. - 1980 Aralık ayında İZMİR/Bornova Merkez Vaizliğinden ÇANAKKALE'ye tayinini yaptırmıştır. - 1981 Ocak ayı itibariyle ISPARTA İli Uluborlu İlçesinde bulunan İslah Sitesi'ndeki "İmam Hatip Lisesi Öğrencilerini Koruma ve Yetiştirme Derneği" merkezinde gizlenmiştir. - 27.02.1981 tarihinde Eyüp İstanbul Hükümet Tabipliği Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniği'nce 20 günlük rapor almıştır. - 22.03.1981 tarihinde ÇANAKKALE Merkez Vaizliğinden istifa etmiştir. - 1981 yılında ANKARA'da Nurcu liderlerden "Toprak Diş Kliniği" sahibi Hayrettin TOPRAK'ın evinde saklanmıştır. - 1982 Mayıs ayında KONYA'daki Nurcu liderlerle bir toplantı düzenlemiştir. - 07.8.1982 tarihinde Keşan'ın bir köyünde gizlenerek Molla ve Dahhak takma isimlerini kullanmıştır. - Aynı yıl itibariyle Sızıntı grubuna mensup şahıslarca, MEKKE'de kiralanan bir dükkanda adı geçenin bantları, HAC süresince Türk Hacılarına satılmıştır. - 10.06.1983 tarihinde, Menemen, Helvacıköy'de Y.İ.E. öğrencisi Yaşar ERDOĞDU'nun yanında saklanmıştır. - Ege Ordu ve İZMİR - ANTALYA illeri SYNT. Komutanlığı'nın 07 Şubat 1985 tarihli yazısı ile arananlar listesinde yeralmıştır. - 18.08.1985 tarihi itibariyle, kendisini maddi yönden destekleyen zenginlere hitaben İSTANBUL/Altunizade'de bir konuşma yapmış ve özel okullara maddi yardımda bulunmaları için etkileyici öğütlerde bulunmuştur. - 23.09.1985 tarihi itibariyle, ÇANAKKALE ili Biga ilçesinde mukim Fethullah GÜLEN grubuna mensup Nurculardan Sabri KADIOĞLU, Abdülkadim Zellüm adlı yazarın "Hilafet Nasıl Yakıldı" isimli eserini, Nurcular ile Milli Görüş mensuplarına ücretsiz olarak dağıtmıştır. - 01.10.1985 tarihi itibariyle; Hizb -üt Tahrir mensubu Muhammed KÜRDİ, parti merkezinden aldığı emir üzerine, İZMİR'de tahsilini yaparken, Fehullah GÜLEN ile bir görüşme yapmış, ancak bu görüşmede müsbet bir netice alınamamıştır. - Genelkurmay Başkanlığı tarafından çıkarılan 15 Nisan 1985 gün ve 7130-97/85/SYNT. İsth.Hrk.Ş.Ks sayılı aranan şahıslar kitabının 2. kategori, 15. sayfa ve 588 sırasında arananlar arasında yer almıştır. - 1987 yılında, İSTANBUL'daki evinde, imamlarına eğitim vermeye başlamıştır.
Siyasilerle ilişkisi - 06 Eylül 1987 günü yapılan seçim yasaklarıyla ilgili referandumda, T.ÖZAL'ı desteklemek maksadı ile Nurcuların hayır oyu kullanmalarını sağlamıştır. - Şubat 1990 tarihinde Korkut ÖZAL'ın dünürünün İSTANBUL'daki evinde, "ANAP'ın geleceği ile ilgili" toplantıya katılmıştır. - Mart 1990 ayı içerisinde TÜRKİYE'deki İslami faaliyetleri tek bir merkezden koordine etmek amacıyla oluşturulan İslam Şurası içerisinde yer almıştır. - 1990 yılı içerisinde rahatsızlığı sebebiyle birkaç kez yurtdışına çıkmıştır. - 20 Ekim 1991 tarihinde yapılan genel seçimler arifesinde münfesih MÇP'ye 3.5 Milyar yardımda bulunmuş ve seçimlerde MÇP ile ittifak yapan RP'yi desteklemiştir. - Nisan 1992 ayı içerisinde, AZERBAYCAN'a giderek anılan ülkede TV kurma çalışmalarını başlatmıştır. - Aynı tarihte ABD'deki Risale -i Nur Enstitüsü'nün çalışmalarını yönlendirmek maksadıyla gizli olarak anılan ülkeye gitmiş, ardından AVUSTRALYA'ya geçerek, Türk öğrencilerin akademik eğitim gördüğü okul ve kaldıkları yurtları, ziyaret etmiştir. - Ayrıca, kuracağı üniversitelerde ders verdirmek amacıyla sözkonusu ülkelerdeki çeşitli profesörlerle de görüşmüştür. - 1992 yılı içerisinde MÇP'den ayrılarak yeni bir parti kurma çalışmaları içerisine giren Muhsin YAZICIOĞLU'na maddi ve manevi destek vermektedir. - 19 Ocak 1994'te ANKARA'da kurulan, "Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı"nın kurucuları arasında yeralmaktadır. - 1995 yılı içerisinde, ABD, ALMANYA, İNGİLTERE ve RUSYA'nın TÜRKİYE'deki Büyükelçileri tarafından ayrı ayrı ziyaret edilmiştir. - Ağustos 1995 tarihi itibariyle basında çıkan devlet yanlısı beyanları sebebiyle İBDA-C örgütünün lideri Salih MİRZABEYOĞLU tarafından ölümle tehdit edilmiştir.
| |
|
© 1998, Bu sayfa Bir Numara Yayıncılık ve Yöre Elektronik Yayımcılık işbirligiyle hazırlanmıştır.